
Yerel seçimler AK Parti'nin galibiyeti ile sonuçlandıktan sonra Türk ekonomisi üzerindeki ‘siyasi risk'in azaldığı konuşulmaya başladı. İlk bakışta görünene göre Türk Lirası güçlenme eğilimi gösterirken, Dolar ve Euro değer kaybetti, borsada ciddi bir sıçrama oldu. Peki, Türkiye ekonomisi yerel seçimler sonrasında, yakın vadede nasıl bir yol izleyecek?
“Barbaros Devecioğlu ile Üç Soru İki Bakışâ€ın konuğu olan Sermaye Piyasası Yatırımcıları Derneği başkanı Arif Ünver ve ekonomist Fevzi öztürk, AK Parti galibiyeti ile piyasalarda ne gibi değişiklikler olabileceğini değerlendirdi.
“TANSİYONUN AK PARTİ BAŞARISI İLE DÜŞECEÄžİ FİKRİ RASYONEL DEÄžİLâ€
Sermaye Piyasası Yatırımcıları Derneği Başkanı Arif Ünver, piyasalarda çalkantı yaratan şeyin sadece yerel seçimler olmadığını söyledi. Ünver, Ağustos ayında gerçekleşecek ve ilk defa halkın cumhurbaşkanı seçeceği cumhurbaşkanlığı seçimleri ile normal şartlarda 2015 yılında gerçekleşmesi beklenen genel seçimleri de anımsatarak, “Dolayısıyla üç aşamalı bir süreçten bahsediyoruz ve son derece yüksek tansiyonda geçiyor. Bu tansiyonun da yerel seçimlerde AK Parti'nin elde ettiği başarı ile düşeceğini beklemek çok rasyonel olmayabilir. Gezi olaylarından sonra yaşanan kutuplaşma ile tansiyon bu kadar yüksekken cumhurbaşkanlığı seçimleri de tansiyonun yüksek kalmasına sebep olabilecek içeriklere sahip. Çünkü yerel seçimlerde AK Parti'nin aldığı oy oranı neredeyse CHP ve MHP'nin toplamdaki oy oranı kadar. Burada sanki belirleyici BDP olacak gibi görünüyor. Bu hassas denge, hararetin cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce de yüksek olacağının göstergesi. Bunun da şöyle bir önemi var: Türkiye'nin cari açık realitesinden dolayı fonlanmaya ihtiyacı var. Bu fonlanma da genellikle vadesine baktığımız zaman kısa vadeli fonlamadan oluşuyor, Türk ekonomisi üzerinde de büyük bir baskı oluşturan unsur bu. Türkiye'nin kırılgan olarak nitelendirilmesi de buradan çıkıyor. Siyasi tansiyon Nisan ayında düşük gözükecek fakat Ağustos ayına yaklaştıkça yeniden artmaya başlayacak. Yani, önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimleri tansiyonu diri tutacak ve kredi derecelendirme kuruluşları raporlarını açıklamaya devam edecek†dedi.
“BUNDAN SONRASI İÇİN OLUMSUZ SöYLEMLER BEKLEMİYORUMâ€
Fevzi öztürk ise 30 Mart'ın bir milat olarak addedildiğini anımsatarak aslında keskin bir milat olmayacağını söyledi. “Şimdi bir miktar yumuşama bekleyebiliriz ama önümüzdeki sürece bakacak olursak cumhurbaşkanlığı seçimleri döneminde de bir gerilim olacaktır. Ben diğer tarafta ise genel seçimlerin öne alınacağına inanıyorum. Bu yüzden siyasi tansiyonu bir miktar daha yaşayacağız†diyen öztürk, derecelendirme kuruluşları tarafından yayınlanan raporlara da değindi. Açıklanan raporlara bakılırsa yabancı kuruluşların Türkiye'yi Türkiye'den daha iyi analiz ettiğini ifade eden öztürk, “Seçimlerden önce açıkladıkları tahmini oy oranları çıkan sonuca çok yakın. Açıklanan raporların da siyasi boyutu şüphesiz ki vardı, yine olacak. Bundan sonra gelecek her olumsuz raporun altında önümüzdeki dönem cumhurbaşkanlığı ve erken genel seçim noktalarına vurgu yapılacaktır. Ama ben bundan sonrası için olumsuz söylemler beklemiyorum†dedi.
Kaynak: http://www.rsfmradio.com/2014_04_14/Cumhurbaskanligi-sesimleri-tansiyonu-diri-tutacak/